Fuar Organizatörü, Gezgin, Şiir, Yazı,
İskeçe, Boğaziçi, Antalya, İstanbul!
Önceki Ymaj
Sonraki Ymaj

SİTEDE ARA

 

 

 

 Agoras Fuarcylyk

 Agoras Fuarcylyk

 

SOSYAL MEDYA

Facebook'tan Takip EdinFollow us on TwitterBizi Linkedin'de takip edinBu siteyi favorilerinize ekleyin

Koca Bekarlar Kulübü Esprisine Yorumlar

"Bizim bekarlar kulubü ne zaman kuruluyor arkadaşım ? İlk üyeniz olmaya adayim, aklında bulunsun okey! Bence gayet güzel ve de değişik bir fikir. Hadi hayırlısı deyelim de hayırlı olsun milletimize memleketimize. Batı Trakya'yı kurtardık şimdi de sıra bolgenin bekarlarına goz kulak olmak.... Çook ama cooook hayırlı bir iş yapılmış olacak!" (İngilitereden Internet aracılığıyla yorum yapan bir arkadaş)

"Hocam accaip iyi fikir! Sivil toplum örgütlenmesinin ilginç bir boyutu. İşte sivil toplum dediğin böyle olacak. Toplumun bir sıkıntısını çözmek için toplumun fertleri o konuda çalışacaklar. Ne güzel valla helal!" (İstanbul'dan bir Galatasaray Liseli ve Boğaziçi İşletmeli bir dernekçi arkadaşın yorumu)

"Abi şimdi bu kulübe sadece Batı Trakyalı olanlar mı katılabilecek? Yani şimdi ben TC vaandaşı olarak sizin oradan evlenmek istersem evlenemiyecekmiyim? yani kulübe üye olamayacakmıyım? Abi haksızlık etmeyin bize de bir kapıyı açık bırakın!" Abi ben de İstanbul'dan katılacam." (İstanbulda bir başka bayan arkadaşın yorumu)

"Oğlum sizin işiniz gücünüz yok mu? Oturmuşunuz burada havadan sudan yazılar yazıyorsun! Yakışır mı senin gibi adama kalkıp elalemin sorunlarını kurcalamaya? Oturup başka bir konuda yazmak varken toplumumuzu aydınlatmak varken böyle bir konuda yazmnın ne anlamı var? ya ben çok yaşlandım ya da siz çok cıvıdınız!" (Telefonla sitemlerini belirten bir Gümülcine'li okuyucu)

"Ya millet büroya telefon edip edip, böyle bir kulübün hakkaten kurulup kurulmayacağını soryor! "Şu fikir sahipleri ne zaman piyasaya çıkacak ta bu kulübü kuracak ta katılalcaz?" diye soruyorlar. Hadi okullarınızı bitirin de gelip bu kulübü de kurun başımıza" (Sn Genel Yayın Yönetmenim, Internet ve telefon aracılığıyla)

"Abi şu kulübün adına Koca Bekarlar deneyin! Başka bir isim bulun. Abi millet alınır da gelmez. Dert olur." (Gümülcineli bir bayan üniversite öğrencisi)

"Abi ne kadar kılıbık fikirler yazmışsınız! Yuh yani erkek adama yakışır mı o Koca Bekarlar festivalleri de, İyi karı koca olma dersleri! Yok daha neler! Yazzık size. O kadar okuyorsunuz da bir adam olamadınız!" (Batı Trakyalı bir Kazak Erkeği!)

Anladığınızı tahmin ediyorum. Bekarlık ya da koca bekarlık bu toplumda hiç te şakaya alınacak bir kavram değilmiş. Millet oturmuş yazılarımı kahve köşesinde değerlendiriyormuş. Şaşırdım doğrusu. Bu yazının da bu kadar dertlinin derdine ses olacağını tahmin etmiyordum. Fikir sahibi Doktor arkadaşımı canı gönülden tebrik etmek istiyorum. İyi bir fikir miş.

Şimdi biraz geri çekilip biraz cevap biraz "düşünce" diyeceğim.

İlk etapta fikir ortaya atıldığında sadece bir geyik muhabeti ile başladı. Okullar bitti, askerlik bitecek. Sonra ? Sırada evilik.

Evlilik hakkında hepimzin korkuları var. Hepimizin! Kimse hiç bir şey demesin. Hepimiz etrafımızda o kadar mutsuz evlilik örneği görüyoruz ki… Çoğumuz evlenmekten korkuyoruz. Çoğumuz. Aile sırlarını kimse ifşa etmeyi sevmez tabi ki. Ancak insanları biraz kurcalayınca hepisinin içinde sitemler ve dertler görüyorum. Evlilklerin büyük bir kısmı dertli ve sorunlu imiş gibi geliyor bana.

Bir arkadaşım anlattı geçen gece. Mutlu bir aile kavrmını bir gece bir arkadaşının evinde misafir kalınca görmüş ve son derece imrenmiş. Anne baba, kızları, oğulları. Mutlu bir aile örneği. Fakat kendisi bir türlü İskeçe'deki evinde bu mutluluğu yaşamamış. Bir türlü… ve içinde bir uhte kalmış. "Ben niye evleneyim ki?" diyor. "Yaşadığım mutsuzluğu çoğaltmak için mi?"

Bir başka bayan arkadaş ta şunu söylüyor: "İstanbul'da Ankara'da okudum, Ve Ben Batı Trakya'nın Xxxxxx Köyündenim. Şimdi bu kadar yıl okuduktan, üniversite kültürü aldıktan sonra ben köyüme dönüp te ne yapayım. O köy hapishane olur bana. Hele bir de iletişim kuramayacağım, beni kısıtlamaya kalkan bir kocam olacaksa… Beni anlamayan bir kocam olacaksa… Benim 6 yılda üniversitede zorla elde ettiğim yeteneklerimi, yabancı dilimi törpüleyecek bir kocam olacaksa ben niye Xxxxx Köyüne döneyim ki? Anam babam beni boşuna mı okuttu? Ben boşu boşuna mı bu kişiliğimi geliştirdim?"

Bir başka Doktor Arkadaşımla da şöyle bir muhabbet hatırlıyorum: "Zor be Mehmet. İnsan Belirli bir yaşa gelince, aşk meşk masal geliyor. Düşünen, aklı başında, konuşan, anlayışlı bir insan arıyor. O insanı ararken de hakikaten zorlanıyorsun. En ince noktasına kadar düşünüyorsun? İnsan 17'sinde başka, 23'ünde başka, 27'sinde başka, 30'unda başka dünyada yaşıyor. Ondan biz zor evlenir, ve zor seçeriz gibi…"

Anlayacağınız üzere konu son derece ciddi. Son derece…

Bir başka iktisatçı bayan arkadaşımın dediği de çok doğru: "Aşkın gözü kördür derler. Ancak eğer tutkulu bir aşkı yaşarken, karşındaki insanın bir huyu sana ters geliyorsa, bil ki ayakların yere basınca, gözlerin görmeye başlayınca o insanın o gözüne batan özelliği, senin için çok ciddi bir problem olacak

Son olarak ta şunu belirteyim. O kadar çok fazla rezillik duydu ki kulaklarım, o kadar çok tatsız olaylar duydum ki yıllarca, düşünüyorum da şaka bir tarafa, cidden, komplekslerimizi, aşşağılık duygularımızı bir tarafa bırakıp kendimiz için, eşimiz için, müstakbel eşimiz için hepimizin bir "Sevgi", "Hoşgörü", "Hayat paylaşma", "Paylaşma" arayışına çıkmaya ihtiyacımız var. Bir de güzel örnekler dinlemeye…

Sonu ne mi olur???

Kanada da Amerika da gelişen yeni bir anlayış olur… Kanadalı bir yazar arkadaşım eşiyle birlikte anlatıyorlardı: "Kanada da o kadar çok boşanma var ki. Çocuklarımız evlenmeden, eşleriyle birlikte yaşıyorlar. Resmen evli olmamalarına rağmen çocukları da olmasına rağmen beraber yaşıyorlar. Evlenmeden… " Toplum olarak da bunu kaldırabileceğimizi zanetmiyorum.

Çok sevdiğim yeni evli bir çifte ve de 25 yıldır evli bir çifte aynı soruyu sormuştum. "Bir birinizde sıkılmaktan korkmuyormusunuz?" Cevap benzer idi: Evlilik kağıt üstünde, imam huzurunda, belediye başkanı huzurunda olmaz. Evlilik gönülde, kalpte olur…

Anlayacağınız bizim toplumda Koca bekarlık ta bir Eğitim Sorununun türevi' ya da integrali'dir. Düşünülmeden çözülmeyen
Hepimize kolay gele…

© 2011 Mehmet Dükkancy. Tüm haklary saklydyr. | Yasal Uyary | Yleti?im