Fuar Organizatörü, Gezgin, Şiir, Yazı,
İskeçe, Boğaziçi, Antalya, İstanbul!
Önceki Ymaj
Sonraki Ymaj

SİTEDE ARA

 

 

 

 Agoras Fuarcylyk

 Agoras Fuarcylyk

 

SOSYAL MEDYA

Facebook'tan Takip EdinFollow us on TwitterBizi Linkedin'de takip edinBu siteyi favorilerinize ekleyin

Avrupa Batı Trakya'yı Konuşurken

20 Ekim 2000

Bu günlerde Batı Trakya harıl harıl konuşuluyor Varşova'da. Aslında sadece Batı Trakya konuşulmuyor. AGİT ülkelerinde yaşanan tüm insan hakları ihlalleri, azınlık hakları ihlalleri konuşuluyor. Avrupa Güvenlik ve işbirliği Teşkilatı üye ülkeleri insan hakları ve azınlık hakları konusunda birbirilerini uyarıyor. Νasıl düzeltebilir diye kafa yoruyor.

Bu arada bu uluslar arası, devletler arası forumda sadece devletler konuşmuyor, sivil toplum kuruluşları da konuşuyor. Beş kişiden oluşan, ya da 150 kişiden oluşan dernekler, birlikler de konuşuyor. Kendi sorunlarını dile getiriyorlar. Ya da kendi ilgi alanları hakkında ülkelerde yaşanan sorunları anlatıyorlar. İşte bunlardan biri olan Uluslar arası Helsinki Federasyonu geçen hafta AGİT üye ülkeleri arasında yaşanan insan hakları ihlalleri ile ilgili uzunca bir rapor yayınlamıştı. Bu hafta ise bu raporun bir parçası olan ve de Helsinki Yunanistan Gözlemciliği & Azınlık Hakları Yunanistan Grubu ile Uluslarası Helsinki Federasyonu tarafından Yunanistan'da İnsan Hakları ihlalleri ile ilgili 67 sayfalık br rapor yayınlandı. Bu raporda nerdeyse 10 sayfalık bir bölüm de Batı Trakya'da yaşanan sorunlar la ilgili...

Bu rapordaki sorunlar hakkında haberimizi gazetemizin sayfalarında bulabilirisiniz. Ancak ne üzücü ki bu raporu, Avrupalı bir kuruluş, Yunanistanlı bir kuruluş yazıyor. Bir İnsan Hakları kuruluşu bir Azınlık Hakları kuruluşu yazıyor. Oysa bu tür raporları böyle uluslar arası ortamlara azınlığımızın dernekleri yazarak sunmalıydı. İşte o zaman daha da makbule geçerdi...

Ama nerde ? Bizim işimiz kolay! Biz azınlık olarak çukur kahve, yada köy kahvesi politikacısıyız. Ya da protesto politikacısıyız! Çünkü herkesin de kabul ettiği gibi bizde adam yok! Yani herkes de genel de kabul ettiği gibi biz kendimiz bile adam değiliz!

Biz kimiz ki AGİT toplantısına gidip rapor sunabilelim ? Allah'tan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu katılıyor da Batı Trakyalılardan birileri katılıyor diyebiliyoruz.

Değil AGİT toplantısına, ayağımıza kadar gelen çeşitli bakanlık temsilcilerini bile biz son anda apar topar ya görebiliyoruz ya da göremiyoruz. Üzücüdür ki, Cuma Günü Gümülcine valiliğinde İktidar Partisi Genel Sekreteri Skandalidis'in Ziyaretine bile adam akıllı katılıp dileklerimizi veremiyoruz.

Sağ olsun yerel yöneticilerimiz. Onlar bir nebze belediyeler ve nahiyelerle ilgili konularda sorunlarını kendi çaplarında dile getirmeye çalıştılar. Sadece iki belediye başkanı yazılı dilekçe verebildiler. Nahiye müdürleri ise sadece sözlü olarak problemlerini anlatabildiler. Milletvekillerimiz zaten bakanlıklarla iç içe oldukları için kendilerine bir şey demiyorum. Ancak şöyle bir bakıyorum da son bir aydır gündemde olan hangi sorunumuzu bakanlık yetkililerine anlattık.

Milli eğitim bakanlığı temsilcisine o kadar gürültü yarattığımız Mederese eğitim ile ilgili azınlığımızın görüşlerini ve isteklerini net olarak elle tutulur örneklerle bir açıklama verdik mi? Bir talepte bulunduk mu ? Tayin bekleyen öğretmenlerin konusunu gündeme getirdik mi ? Yeni binaya muhtaç okullarımızı gündeme getirdik mi? Gelmeyen ortaöğretim kitapları hakkında "nerde kaldı” sorduk mu? İlkokul öğretmenlerin genelde gözlenen kalitesizliğine dair bir görüş bildirdik mi? Yoksa "nasıl olsa bizim hiçbir derdimiz yok! Hükümetin tüm uygulamalarından memnunuz” görüntüsünü mü çizdik?

Tarım bakanlığı temsilcileri burada idi. Kurulamayan kooperatifleri gündeme getirdik mi ? Kooperatifsiz kalmış köylerimizi dile getirdik mi ?

Yok hiç bir şeyden bahsetmedik. Sağ olsun milletvekilleri, belediye başkanları, nahiye müdürleri! Onlar da olmasa Cuma günü Azınlık yokmuş gibi bir havada gerçekleşecekti bakanın Gümülcine ziyereti.

Neden bunları yazıyorum?

Maksadım kişileri yermek değil! Maksadım eleştirilerimle size dışarıda ve içerde, ayağımızın dibinde neler olduğunu anlatarak ne fırsatlar kaçırdığımızı anlatmak.

Bu fırsatları hakikaten de kaçırıyoruz. Avrupa'nın en büyük toplantılarından birinde Batı Trakya konuşulurken bir Batı Trakyalı bile yok! Ne kadar büyük eksiklik!

Bakan ayağımıza gelmiş! Çeşitli başka bakanlıkların da mensuplarını getirerek! Ve biz halimizden çok memnunuz gibi hiç bir şey yapmadan idare ediyoruz.

Ama işte maalesef azınlık eğitimimizdeki sorunlar, olaylar olduktan sonra protesto yazıları ve kınama yazılarıyla çözülmüyor. Olaylar olmadan, kanunlar yapılmadan önce görüş bildirerek oluyor. Dernekler, birlikler olarak, ne istediğimizi, nasıl istediğimizi, ne şekilde, ne zaman, hangi şekilde, hangi yolla istediğimizi net olarak bildiren raporlar yazarak ve doğru zamanda, doğru mekanda, doğru insanlara vererek, ve arkasını da takip ederek oluyor.

Yoksa hiçbir şey olmuyor!

Yoksa hiçbir problem çözülmüyor.

Yoksa hiçbir sorun istediğimiz gibi çözülmüyor.!

© 2011 Mehmet Dükkancy. Tüm haklary saklydyr. | Yasal Uyary | Yleti?im