Fuar Organizatörü, Gezgin, Şiir, Yazı,
İskeçe, Boğaziçi, Antalya, İstanbul!
Önceki Ymaj
Sonraki Ymaj

SİTEDE ARA

 

 

 

 Agoras Fuarcylyk

 Agoras Fuarcylyk

 

SOSYAL MEDYA

Facebook'tan Takip EdinFollow us on TwitterBizi Linkedin'de takip edinBu siteyi favorilerinize ekleyin

“İnsanoğlu Bir Gün Aya Ayak Basacak!”

30 Eylül 2000

"İNSANOĞLU BİR GÜN AYA AYAK BASACAK!”
-Batı Trakya Türk Azınlık Ortaokul kitaplarından vecize-

Yakın bir akrabamın ortaokul öğrencisi cin gibi, meraklı bir oğlu var. Geçen kış Şubat ortalarında bir akşam bilgisayar almışlar eve çağırdılar. Gidip Internet'te anlayamadığı bir şeyler soracakmış. Kuzen ne sorabilir ki dercesine biraz da muhabbetine ziyaretlerine gittim.

Bizim kuzen beni bayağı bir sıkıştırdı. Oyun siteleri, chat (muhabbet) grupları, web sayfaları derken 2 saat kadar bilgisayar başında internet'te dolaştık. Girip çıktığımız sarflardan bir tanesi de NASA'nın Mars Gezegeninde çektirdiği fotoğrafların olduğu sayfalar.

Kuzenle bu sayfaları dolaşırken sadece seyretmiyor, ayrıca bir de hayallerini anlatıyordu. Bizim kuzen günün birinde Mars Gezegenine turist olarak gitmeyi hayal ediyormuş. Bu düşüncelere nerden kapıldığını sorduğumda, izlediği filmlerden, ve akşam haberlerinde edindiği bilgileri birleştirerek böyle bir hayal kurduğunu söyledi.

2 saatten fazla bilgisayar başında kalınca, bizim kuzenin annesi mutfaktan bir seslendi: Yeter bu kadar İnternet gezintisi! Otur Türkçe dersine çalış! Karnene zayıf not gelirse hiçbir hayalini gerçekleştiremezsin...

Bizim kuzen de söylenmeye başladı... "Mehmet ağabey ya..! Hiç içimden çalışmak gelmiyor. Zaten aptal kitaplar bunlar yahu! Dalga mı geçiyorlar bizimle ya! Bak ben sana Mars'a yolculuk yapma hayalimden bahsediyorum, bu kitapta da "Bir gün insanoğlu Ay'a gidecek” yazıyor. Ya benim canım sıkılıyor bu kitabı açınca... Hiç çalışmak istemiyorum! Ama internet'te dolaşmak daha ilginç ve güzel geliyor bana!”

***

Şimdi sizi düşünmeye davet ediyorum. Bu çocuk sizin oğlunuz kızınız olsa ders çalışmaya nasıl ikna edebilirsiniz? Eğer siz bir veli olarak bile bu kitapla dalga geçiyorsanız ve mantığınıza, bilginize ters düşen bir kitap okutuluyorsa siz nasıl ikna edebilirsiniz çocuğunuzu?

Acıdır ama bu kitaplar hala bu gün Azınlık Orta ve liselerinde okutulmaktadır. Ben bir adım daha da ileriye gidiyorum ve bu kitaplara Eğitim Tarihinin Utanç Abideleri sıfatını veriyorum! Sakın abarttığımı düşünmeyin.

Ben de bir Muzaffer Salihoğlu İskeçe Azınlık Lisesi 89 mezunu olduğumu size bir daha hatırlatayım. Ben o kitapları okudum. O kitaplar benim de elimin altından geçtiler. O kitaplar benim de çantama girdi. O kitapların ilk dağıtıldığı yıldan itibaren bütün öğrenciler gibi ben de o kitaplara kendi izlerimi bıraktığım. O vakit sevdiğim kızın adını yazdım. O vakit aklıma takılan notları aldım.

Aradan 11 yıldan fazla geçti ve bir zamanlar benim okuduğum, kitap bu güne kadar kimbilir kaç öğrencinin daha elinden geçti, bu gün kim bilir hangi öğrencinin elindedir.

Sormak istediğim bu Eğitim Tarihinin Utanç Abideleri ne zaman değişecek?

Ne zaman ilkokul kitapları gibi orta ve lise kitapları da öğrencilerin eline geçecek?

Bu kitaplar neden bu kadar gecikiyor? Bu kitaplar nereye hangi komisyona takılıyor?

Bu kitapların bir an önce orta ve liselere ulaşmaları için bu işten sorumlu insanların çocuklarını azınlık liselerine şöyle bir 3 aylığına öğrenci mi kaydetsek acaba? Ancak o zaman mı anlaşılacak bu işin ne kadar ciddi bir sorun olduğu.

Yoksa bu kitaplar da bir diplomasi oyununun çıkmaz sokağında mı unutuldu?

Peki Azınlığımızın eğitimle ilgili kurumları ve kişileri bu konularda ne düşünüyorlar acaba? Bu kitapların bir an önce liselerimize girmesi için ne tür girişimlerde bulunmayı düşünüyorlar? Bu konunun şikayet mercisi neresidir peki?

Belki cahilce sorular... Çünkü bir bilgi sahibi olarak yazmıyorum bu yazıyı. Ama ilkönce sorularımı paylaşmak istedim hepinizle. Benim, düşünen bir insan olarak vicdanını rahatsız eden soruları paylaşmak istedim. Belki hep beraber düşünürüz... Belki hep beraber kafa yorarız diye...

Ama sakın bana bu memlekette düşünen adam yok demeyin!

© 2011 Mehmet Dükkancy. Tüm haklary saklydyr. | Yasal Uyary | Yleti?im